recep tayyip erdoğan – Sivas Haber | Sivas Medya Sivas Haber - Sivas Haberleri Thu, 31 Mar 2016 15:02:19 +0000 tr-TR hourly 1 https://wordpress.org/?v=4.4.2 1 KASIM SEÇİMLERİ, R. TAYYİP ERDOĞAN VE MHP /1-kasim-secimleri-r-tayyip-erdogan-ve-mhp.html /1-kasim-secimleri-r-tayyip-erdogan-ve-mhp.html#respond Tue, 01 Sep 2015 07:59:52 +0000 /?p=12151 Türkiye, son yapılan genel seçimlerden 147 gün sonra, 1 Kasım 2015 günü yeniden erken seçime gidiyor. Bize düşen yapılacak olan bu seçimin, ülkemiz ve milletimizin hayrına tezahür etmesini dilemektir. Ancak  ülkemizde son yapılan genel seçimden bu güne kadar geçen sürede,  her alanda iyi gelişmelerin olmadığını görmekteyiz. Başta Siyasi ortam had safhada gerginleşti, Terör tırmanışını yükseltti ve ekonomik veriler negatif durum arz etmeye başladı. İşte bu ortamda   ve özelliklede  ülkemizin bazı bölgelerinde seçim güvenliğinin bulunmaması şartlarında yapılacak bu seçim  ne derece doğru ve sağlıklı olacaktır. Son yapılan seçimden bu güne kadar meydana gelen bu olumsuz şartların nedenlerini çok farklı olarak sıralayabiliriz. Ancak Ülkeyi idare eden AKP yöneticilerinin özelliklede cumhur başkanın söylev ve demeçleri Bu nedenlerin başında gelmektedir. Halbuki en başta makul olması ve ılımlı konuşması gereken, Bunca yıllık siyasi  tecrübeye sahip olan sayın cumhurbaşkanı R. Tayyip  Erdoğan olması gerekirken, Siyasi gerginliğin ana aktörlüğünü yapmaktadır.

Cumhurbaşkanı Sayın R. Tayyip Erdoğan,  son zamanlarda yaptığı konuşmalarında özellikle MHP sini ve onun genel başkanını hedef tahtasına yerleştirdi. Bu ortamda  görünen durum o ki, 1 kasım seçimleri R. Tayyip Erdoğan ve MHP ile onun genel başkanı sayın Devlet bahçeli arasında sert demeçlere ve tartışmalara  sahne olacaktır. R. Tayyip Erdoğan tarafından son günlerde MHP ve genel başkanı sayın devlet Bahçeli için uyguladığı politikalara  ve söylediklerine baktığımızda; Öncelikle siyasi etik durumu hiç de hoş  olmayan bir şekilde; Y. Tuğrul Türkeş’in seçim hükümetine girmesi için sarayında özel görüşme yapması, AKP ile MHP arasında koalisyon hükümetinin kurulamamasında Faturanın tamamını MHP ve Devlet Bahçeliye ait olduğunu defalarca söylemesi, Daha da önemlisi  siyasi ortamda hiç de etik olmayan ( Geçmiş yıllarda Merhum Ecevit ve Demirel’in de çocuklarının olmamasına rağmen; Merhum Erbakan ve Türkeş’ten hiç böyle bir demeç duymadık )  bir şekilde tekraren sayın devlet Bahçelinin bekar olmasına rağmen çocuğunun olmadığını alenen kamu oyuna söylemesi ve son olarak sayın Devlet Bahçeli aleyhine büyük miktarları ihtiva eden tazminat davaları açtırması.

Cumhurbaşkanı  sayın R. Tayyip Erdoğan,  ortamı gererek MHP sini ve onun genel başkanı, sayın Devlet Bahçeli’yi neden hedef seçiyor? ve Neden MHP nin yok edilmesi için Etrafına ve ekibine  talimat veriyor? Öncelikle MHP ve onun genel başkanının, 17 – 25 Aralık operasyonunun yeniden açılarak ucu kime giderse gitsin mutlak surette Yeniden yargıya taşınmalı, sorumlular  mutlaka Türk adaletine hesap vermelerinde talep kar, kararlı ve ısrarlı olmalarıdır. Bu yargılama yapılırsa Sayın Erdoğan iyi biliyor ki bu işin ucu kendine ve ailesine varacaktır. Sayın Bahçeli hiçbir şekilde “ Ver Bilal’i al hükümet “ dememiş olmasına rağmen, Sayın Erdoğan Böyle bir açıklamada bulunmaktadır. Evet niye böyle diyor? Kendiside iyi biliyor ki  hukuk çalışmaya başlarsa sonuç lehlerine olmayacaktır. Diğer önemli olan bir durum ise yıllardır uygulamaya  koydukları, büyük çapta ümit bağladıkları ama sonucunun bir fiyasko olarak meydana çıkıp, Terör olaylarını bu günkü duruma gelmesinde neden olan “ Kürt açılımı “ projesi. Kendiside bu projenin işe yaramadığını  bugün görmüş olmalı ki gündemden kaldırıldığını açıklamakta. İşte MHP ve sayın Bahçeli’nin  baştan beri söylediği bu projede neler vardı? Karşı tarafla hangi konularda anlaşmaya varıldı? Bu ve benzeri hususların açıklanmasını istemesi; Cumhurbaşkanı Sayın R. Tayyip Erdopğan’ ı oldukça rahatsız etmişe benzemektedir.

Bu şartlar dahilinde yapılacak erken seçimde, MHP si ve onun genel başkanının haklığının, seçmen tarafından benimsenmesi,  AKP nin oy kaybına neden olacaktır. İş te bu durum da ister istemez Sayın R. Tayyip Erdoğan saraydaki koltuğunda rahat oturamayacağını bildiği için; Buna çözüm olarak;  MHP ve onun genel başkanını hedef tahtasına yerleştirmesine neden olmaktadır.

]]>
/1-kasim-secimleri-r-tayyip-erdogan-ve-mhp.html/feed 0
MHP’den Cumhurbaşkanına Pankartlı Tarafsızlık Eleştirisi /mhpden-cumhurbaskanina-pankartli-tarafsizlik-elestirisi.html /mhpden-cumhurbaskanina-pankartli-tarafsizlik-elestirisi.html#respond Thu, 04 Jun 2015 05:22:08 +0000 /?p=11716 mhp-den-cumhurbaskanina-pankartli-tarafsizlik-7380187_x_o

Milliyetçi Hareket Partisi(MHP), Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yarınki Sivas ziyareti öncesi, Cumhurbaşkanının tarafsızlık yeminini hatırlatan pankart asarak tepkisini ortaya koydu.MHP İl Başkanı Ragıp Özkan, “Cumhurbaşkanımızı yarın şehrimizde ağırlamayı ve karşılamayı çok arzu ederdik. Ama Sayın Cumhurbaşkanı ziyaretini AKP mitingine dönüştürmüş, AKP iktidarını sürdürmeye çalışmıştır. Bu çerçevede bize yakışan Sayın Cumhurbaşkanına tarafsızlık yemini hatırlatmak olacaktır.” dedi.

MHP’liler, Cumhurbaşkanının yarın toplu açılış töreninin yapılacağı Cumhuriyet Meydanından görülen parti binasının çatısına tarafsızlığı ile ilgili pankart astı. Aşırı rüzgârın etkisini göstermesi nedeniyle partililer pankartı güçlükle açtı, partililer pankartı daha sonra sabitlemeye çalıştı. Vatandaşlar pankart açılmasının ardından partilileri alkışladı.

Pankartta ‘Tarafsızlık yemini eden Sayın Cumhurbaşkanı şehrimize hoşgeldiniz’ ifadeleri yer aldı.

‘YEMİNİNE SADIK KALMAMAK VE VERDİĞİ SÖZÜ TUTMAMAK MÜNAFIKLIĞIN EN BARİZ ALAMETLERİNDEN BİR TANESİDİR’

MHP İl Başkanı Ragıp Özkan, pankartın asılmasının ardından yaptığı açıklamada, AK Parti’nin Cumhurbaşkanını şehre getirerek devlet imkânlarıyla batmakta olan gemisini kurtarmaya çalıştığını öne sürerek, şu ifadeleri kullandı: “7 Haziran seçimlerinde ülkemiz ve milletimiz adına girdiğimiz bu mücadelede AKP, bütün kurum ve kuruluşlarla mücadeleye girmiş ve yenilmiştir. En son çare olarak Cumhurbaşkanını şehre getirerek devlet imkânlarıyla batmakta olan gemisini kurtarma niyetindedir. Sayın Cumhurbaşkanıtarafsızlık yemini etmiş bir şahsiyettir. Halis bir Müslüman ettiği yemine sadık kalır. Yeminine sadık kalmamak ve verdiği sözü tutmamak münafıklığın en bariz alametlerinden bir tanesidir. Biz Türk milliyetçileri ve ülkücüler olarak TürkiyeCumhuriyetinin başı olan Cumhurbaşkanını bizimde Cumhurbaşkanımız olarak yarın şehrimizde ağırlamayı ve karşılamayı çok arzu ederdik. Ama sayın Cumhurbaşkanıyarınki ziyaretini AKP mitingine dönüştürmüş, AKP iktidarının devamı için devlet imkanlarını kullanıp, kendi yeminini de yiyerek sürdürmeye çalışmıştır. Bu çerçevede bize yakışan sayın Cumhurbaşkanına tarafsızlık yemini hatırlatmak olacaktır.”

Sivaslıların Cumhurbaşkanından kapatılan kurumların hesabını sormasın�� isteyen Ragıp Özkan, ”Tekrar Sivaslı hemşehrilerime şunu söylemek istiyorum. Yarın Recep TayyipErdoğan’a Sivas’tan götürdüğü Dikimevini, Devlet Malzeme Ofisini, Askeri Hastanesinin hesabını sorun. Özelleştirmiş olduğu Divriği Demir Çelik Fabrikası’nın ve Kangal Termik Santrali’nin hesabını sorun. Son 10 yılda 137 bin insanın Sivas’tan neden göç ettiğini sorun. Devlet imkanı ve parasıyla bu israfın yapılmasının hesabını sorun.” diye konuştu.

]]>
/mhpden-cumhurbaskanina-pankartli-tarafsizlik-elestirisi.html/feed 0
Destici: Muhalefet Partilerine Laf Yetiştirmek Cumhurbaşkanımıza Yakışmıyor /destici-muhalefet-partilerine-laf-yetistirmek-cumhurbaskanimiza-yakismiyor.html /destici-muhalefet-partilerine-laf-yetistirmek-cumhurbaskanimiza-yakismiyor.html#respond Fri, 01 May 2015 05:37:36 +0000 /?p=11455 Milli İttifak liderlerinden BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, milletvekili adaylarının tanıtım toplantısı için geldiği Sivas’ta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştirerek, “Sayın cumhurbaşkanımızdan anayasal metnine bağlı kalmasını ve bütün siyasi partilere eşit durmasını bekliyoruz. Muhalefet partilerine laf yetiştirmek sayın cumhurbaşkanımıza yakışmıyor” dedi.

7 Haziran’daki genel seçimlere, ‘Milli İttifak’ adıyla girme kararı alan Saadet Partisi’nin (SP) Genel Başkanı Mustafa Kamalak ile Büyük Birlik Partisi’nin (BBP) lideri Mustafa Destici, milletvekili adaylarının tanıtım toplantısı için akşam saatlerinde Sivas’a geldi. Milli İttifak liderleri toplantı öncesi kentteki bir restoranda basın mensuplarıyla bir araya gelerek açıklamada bulundu.

BAŞKANLIK SİSTEMİNDE ANTİ DEMOKRATİK YÖNETİM GÖRÜYORUZ

Mustafa Destici, burada yaptığı açıklamada başkanlık sistemini eleştirerek, “1980 darbesini yapan cuntacılar bir anayasa yaptılar ve Türkiye’yi sivillere teslim ettiler. Güçlü bir cumhurbaşkanlığı sistemi oluşturdular, sırf milletin seçtiği başbakanları denetlemek adına bunu yaptılar. Yani demokratik ülkelerin hiçbirisinde olmayan güçlü bir cumhurbaşkanlığı sistemi oluşturdular. Sonradan gelen sivil iktidarlar da bu yetkileri azaltmadılar daha da artırdılar. En son örneğinde gördüğümüz gibi daha da artırdılar, cumhurbaşkanlığı makamına örtülü ödenek yetkisi de verdiler. Yani hiçbir dönemde olmayan yetki verildi. Tabi bu kadar yetki verilince başkanlık sistemine kaydı. Bugün başkanlık sistemi ile yönetilen ülkelere baktığımız zaman antidemokratik bir şekilde yönetildiğini görüyoruz. Burada yapılması gereken tek şey sivil demokratik bir anayasa ile her şeyi yerli yerine oturtmak ve herkesin yetkisinin sınırlarını çizmekten geçiyor. Bunu yapmadılar bugüne kadar, çünkü kendi iktidarlarını devam ettirmek istediler. İşte biz bugün bütün bu yanlışları başta demokratik problemlerimiz olmak üzere ülkemiz insanının işsizliğine, açlığına, yoksulluğuna, teröre, kamplaşmaya son verme adına bir Milli İttifak gerçekleştirdik” dedi.

İŞÇİNİN HAKKI VERİLMEDİKTEN SONRA 1 MAYIS NEREDE KUTLANIRSA KUTLANSIN Destici daha sonra 1 Mayıs işçi bayramına değinerek, “Türkiye’de büyük bir işsizlik var işsizlerin durumu ortada, şu an Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük işsizlik oranlarını yaşıyoruz. Bununla birlikte çalışanlarımızın da büyük bir problemleri var. 12 milyon çalışanımızın 6 milyonu asgari ücretli ve bu 6 milyonun tamamı açlık sınırının altında bir maaşa mahkum edildi. Bunlar aileleri ile birlikte 20 milyon insan. 1 milyon 700 binin üzerinde taşeron işçi var, bunların çoğu asgari ücret bile alamıyor. Tarım işçilerimiz, mevsimlik işçilerimiz bunların halini konuşmak bile insanın içini acıtıyor. Çünkü hiçbir sosyal güvenceleri yok, hiçbir sağlık güvenceleri yok, iş güvenceleri de yok adeta modern köleler olarak çalıştırılıyorlar. Bütün bu ortamdaki kavga, 1 Mayıs orada mı kutlansın burada mı kutlansın davası. Nerede kutlanırsa kutlansın. İşçinin temel problemleri çözülmedikten sonra, işçinin hakkı verilmedikten sonra, alın terine emeğine saygı gösterilmedikten sonra, işçinin onuru korunmadıktan sonra, işçi evine hak ettiğini götüremedikten sonra, sendikalı olamadıktan sonra, örgüt hakkı elinden alındıktan sonra, modern köleler olarak çalıştırıldıktan sonra nerede kutlanırsa kutlansın. Biz hükümete sesleniyoruz, daha önce kutlandı kıyamet mi koptu dünyanın sonu mu geldi? Bizler işçilerimizin daima yanlarındayız. 7 Haziran’da Milli İttifak’ımız inşallah meclise girecek iktidar olacak ve işçi kardeşlerimizin haklarını sonuna kadar vereceğiz. Asgari ücret açlık sınırını üstünde en az bin 500 TL olacak. Bütün işçilerimize, memurlarımıza, dulumuza, yetimimize, şehit ailelerimize her iki bayramda ikramiye verdiğimiz gibi, yüzde 50’de maaşlarına zam yapacağız” ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE’NİN BORCU 650 MİLYAR DOLAR

SP Genel Başkanı Mustafa Kamalak ise, Türkiye’nin 650 milyar dolar dış borçu bulunduğunu belirterek, “Bakmayın siz İMF’ye borç yok dediklerine. Bu musluğu kısarken borç barajlarını açtılar. Şuan Türkiye’nin dış borcu 650 milyar dolar civarında. Bu, Türkiyekazancından bu kadar fazla harcama yapmış demektir. Bildiğiniz gibi dolar yayından fırlamış ok gibi bir türlü durdurulamıyor. Hükümete yakın medya bu artışı görmek yerine bir puan gerilediğinde dolar düştü diye haber yapıyor. Günlük dalgalanmaya bakarak yalan yanlış bilgi pompalanmaya çalışılıyor. Biz doğrusunu söyleyeceğiz. Biz halkımızın problemlerini çözmek üzere geliyoruz. Türkiye’nin ufkunu açmak durumundayız. Adil bir hukuk sistemi, üreten bir ekonomi, adil bir paylaşım, nitelikli bir eğitim, özgür bir basın ve gerçekten bağımsız bir Türkiye. Biz bunları vadediyoruz” dedi.

Milli İttifak liderleri daha sonra 4 Eylül Spor Salonu’nda düzenlenen programla milletvekiliadaylarının tanıttı. Burada toplanan yaklaşık 2 bin kişiye seslenen BBP lideri Destici, iktidara geldikleri takdirde Türkiye’de birlik ve beraberlik sağlayacaklarını belirtti.

LAF YETİŞTİRMEK CUMHURBAŞKANIMIZA YAKIŞMIYOR

Destici daha sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirerek, “Cumhurbaşkanlığı makamına saygı duyuyoruz. Biz sayın cumhurbaşkanına da saygı duyuyoruz. Fakat biz sayın cumhurbaşkanımızdan anayasal metnine bağlı kalmasını ve bütün siyasi partilere eşit durmasını bekliyoruz. Muhalefet partilerine laf yetiştirmek sayın cumhurbaşkanımıza yakışmıyor. Bu seçimin adil bir seçim olabilmesi, milli iradenin sandığa tam yansımasının sağlanması noktasında sayın cumhurbaşkanım��zın öncülük etmesini bekliyoruz. Onun için biz cumhurbaşkanımızın tarafsız olmasını, adil bir şekilde hükmetmesini ve görevini ifa etmesini bekliyoruz. Kendisine yakışanda budur ve biz bunu kendisinden bekliyoruz” diye konuştu.

SP lideri Kamalak ise her kesimin oyunu beklediklerini ifade ederek Sivas’tan 5milletvekili çıkarmak istediklerini söyledi.

]]>
/destici-muhalefet-partilerine-laf-yetistirmek-cumhurbaskanimiza-yakismiyor.html/feed 0
28 Bin Dolarlık Epilepsi Pili İçin Cumhurbaşkanından Yardım İstedi /28-bin-dolarlik-epilepsi-pili-icin-cumhurbaskanindan-yardim-istedi.html /28-bin-dolarlik-epilepsi-pili-icin-cumhurbaskanindan-yardim-istedi.html#respond Thu, 30 Apr 2015 05:48:58 +0000 /?p=11431

Sivas’ta epilepsi hastası 11 yaşındaki Turan Koç, gün içinde geçirdiği nöbetlerin azalmasını sağlayacak 28 bin dolarlık ‘epilepsi pili’nin Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından karşılanması için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan yardım istedi.

Altuntabak Mahallesi’nde oturan din görevlisi Halil İbrahim Koç ve Huriye Koç çiftinin 3 çocuğundan ilki olan Turan Koç’a 5 yaşındayken epilepsi (sara) teşhisi konuldu. İlaç tedavisine başlayan küçük çocuğun durumu ilerleyen yaşlarda giderek ağırlaştı. Günde 10’dan fazla nöbet geçiren ve ansızın bayılan Turan Koç, her gün 4 farklı ilaç kullanmasına rağmen sara nöbetlerinden kurtulamadı. Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavisine devam edilen Koç’a, Ankara Gazi Üniversitesi Hastanesi tarafından ‘Vagus Nerve Stimulation’ (VNS) denilen ‘epilepsi pili’ takılmasına karar verildi. Ancak Koç ailesi SGK tarafından karşılanmayan bu pili, maddi durumlarının yetersizliği nedeniyle alamadı.

“ARTIK DERS ÇALIŞMAK İSTİYORUM”

Anne Huriye Koç, devlet tarafından pil karşılanmadığı için beklemede olduklarını belirterek, şöyle konuştu:

“Bekledikçe çocuğun durumu daha kötüye gidiyor. Her gün çeşitli şekillerde 10 kez nöbet geçiriyor. Sağlığı çok bozuldu. Ama maddi gücümüz yetmiyor o pili almaya. Bu şekilde pil bekleyen bir sürü hasta var. Devlet büyüklerimizden bu konuya bir çözüm bulmalarını istiyoruz.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan yardım isteyen Turan Koç ise, sadece 1 epilepsi pili istediğini, bunu devletin karşılamadığını belirtirken, “28 bin dolar olduğu için biz de alamıyoruz. Lütfen yardım edin. İnşallah Recep Tayyip Erdoğan beni televizyonda izler. Artık ben nöbet geçirmek istemiyorum. Artık okulda ders çalışmak istiyorum” dedi

 

]]>
/28-bin-dolarlik-epilepsi-pili-icin-cumhurbaskanindan-yardim-istedi.html/feed 0
Ak Parti’den İkinci Çalıntı Logo Vakası /ak-partiden-ikinci-calinti-logo-vakasi.html /ak-partiden-ikinci-calinti-logo-vakasi.html#respond Mon, 09 Feb 2015 11:06:25 +0000 /?p=10721 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’ın Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde kullandığı Erdoğan logosunun malibunun logosundan çalıntı olduğu iddialarından  sonra yine  bir çalıntı logo vakasıda Ak Parti  Milletvekili aday adayından çıktı. Seçim kampanyası için kendi logosunu hazırlatan Dr. Hasan Özgür Özen’in de logosu dünyaca ünlü internet tarayıcısı Operanın logosundan çalıntı olduğu Sivas Medya haber merkezimiz tarafından fark edilmiştir.

Aynı zamanda TBMM’de KURAN SÖZLÜĞÜNÜ Hazırlayan Bürokrat olan Dr. Hasan Özgür ÖZEN, Ak Parti’den Milletvekili Aday Adaylığını açıkladığı seçim beyannamesinde Özen karakterini anımsatan logo tasarımını diye ifade ettiği Opera’dan çalıntı logoyu kullandı.

İŞTE LOGOLAR,

calinti

 

SİVAS MEDYA / ÖZEL HABER – www.sivasmedya.net

]]>
/ak-partiden-ikinci-calinti-logo-vakasi.html/feed 0
BAŞKANLIK SİSTEMİ /baskanlik-sistemi.html /baskanlik-sistemi.html#respond Fri, 06 Feb 2015 14:13:33 +0000 /?p=10669 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN, TÜMSİAD genel kurulunda; “ Yeni anayasa ile memur işçi ayırımını da kaldırarak tıpkı gelişmiş ülkelerde olduğu gibi çalışanlar sistemini getireceğiz” diyerek başkanlık sisteminde ısrarlı, kararlı ve de aceleci olduğunu kamu oyuna açıklamış bulunmaktadır. İşçi memur ayırımı sadece bizim ülkemizde değil, Dünyanın gelişmiş ülkelerinde bile bu ayırım var.

İngiltere, Fransa, Almanya, İspanya, İsveç, İsrail, Hollanda, Şili, Rusya, Macaristan, Kanada İtalya ve ABD gibi ülkelerde bu ayırım mevcut olup, Kamu görevlileri Yani memurlar farklı bir hukuki yapıya sahip bulunmaktalar. Sayın Cumhurbaşkanı “ başkanlık sistemini “ hızlı hareket etmek için de gerekli olduğunu söylerken; İş adamlarına, “ Sizler kıdem ve ihbar tazminatını öder işçiyi kapıya korsunuz, ilanihaye çalıştırmaya mecbur değilsiniz.” Diyerek Memur konusundaki düşüncesini ve sıkıntılarını ise; Hükümetin çalışmak istemediği bir memuru görevden almasından sonra, bu kişilerin mahkeme kararı ile göreve geri döndüğünü örnek vererek, Siz bir taraftan görevden alıyorsunuz, yargı diğer taraftan iade ediyor. Siz alıyorsunuz onlar iade ediyor. Böyle devlet idare edilir mi ? diyerek asıl amacının açıklamış oldu. Tabi bugünkü mevcut yasalara göre, bir memur işten atıldığında veya sürgün edildiğinde idare mahkemesine dava açıp, kendisine uygulanan bu işten atılmayı veya sürgünü iptal ettirebiliyor. Hükümet geçmiş günlerde bu işi ortadan kaldırmak için son çıkarılan torba yasaya mahkemenin iptal kararlarını 2 yıl uygulamama kararı koyarak yasalaştırmak istedi ancak bu madde anayasa mahkemesinden dönünce hükümetin istemediği memuru işten atma veya sürgün etme düşüncesi bir nebze olsun engellenmiş oldu.

Asıl önemli olan Cumhur başkanının arzuladığı, son günlerde sık sık konuşmalarında gündeme taşıdığı başkanlık sistemi ne demek nasıl bir sistem? Bu konuda yazılan ve söylenenler çok farklı olduğu için toplumun kafası olduk ça karışık. Başkanlık sistemi: Hükümet başkanının aynı zamanda devlet başkanı olarak, yürütme erkinin yasama organından bağımsız şekilde yönetimde bulunduğu, Cumhuriyete dayalı bir hükümet sistemidir. Bu sistemde yasamanın yürütmeyi fesih etme yetkisi bulunmamaktadır. Bu sistemde başkan doğrudan halk tarafından seçilir ve görevini sürdürmek için parlamentonun güven oyuna ihtiyaç duyulmaz. En büyük endişe bu sistemde kuvvetler ayrılığı ilkesi uygulanabilir mi? Zira parlamentonun güven oyuna ihtiyaç duyulmamasının yanında; Erken seçime gidilemez ve başkanın görev süresi dolmadan görevinden alınamaz. Bu sistemde En çok duyulan endişelerin başında, Yasama ve yürütme organlarının farklı siyasi görüşlerden müteşekkil olması halinde yaşanacak olan çatışmalardır.

Diğer önemli olan; Başkanlık sisteminde Başkan ve bakanlar parlamento çalışmalarına katılamazlar. Çünkü Bakanlar parlamento dışından seçilirler. Yani Milletvekillerinden bakan olmaz. Bu durum son derece endişe verici bir durum. Zira Latin Amerika ülkelerinde bu sistemden dolayı bazı ülkelerde diktatörlüklere ve askeri rejimlere dönüştüğü görülmektedir. Bu nedenle dünyada demokratik başkanlık sistemlerinden çok demokratik olmayan başkanlık sistemlerini bulunduğunu görmemiz gerekmektedir. İşte artıları ile eksileri ile özetle başkanlık sistemi bu. Bu konuda en önemli karar bu yaz yapılacak genel seçimlerde millete ait. Eğer millet tek başına anayasa yapma yetkisini AKP ye verirse Bu sistemden o zaman Tük milletinin kaçışı mümkün olmayacaktır.

]]>
/baskanlik-sistemi.html/feed 0
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Sivas Kongresi Mesajı /cumhurbaskani-erdogandan-sivas-kongresi-mesaji.html /cumhurbaskani-erdogandan-sivas-kongresi-mesaji.html#respond Thu, 04 Sep 2014 11:07:01 +0000 /?p=9504 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sivas Kongresi’nin yıl dönümü münasebetiyle bir mesaj yayınladı. Erdoğan, ‘Yeni Türkiye’ vizyonunda söz ederek “Kişi hak ve özgürlüklerini en ileri standartlara ulaştıran, tüm ayrımcılık ve dışlamaları reddeden, herkesin vatanında kendini hür hissettiği, devletin içinde farklı yapılanmalara asla müsamaha göstermeyen, geleceğe güvenle bakan güçlü bir ülkeye ulaşmak için yolumuza kararlılıkla devam edeceğiz.” dedi.

Sivas Kongresi’nin yıl dönümü münasebetiyle yazılı bir mesaj yayınlayanCumhurbaşkanı Erdoğan, “İstikbalimizin en önemli başlangıç noktalarından olan Sivas Kongresi’nde alınan tarihi kararlar, Kurtuluş Savaşı’nın yolunu açtığı gibi, Cumhuriyetimizin geleceğini de şekillendirmiştir. Milletimizin seçtiği güzide temsilcilerin milli irade adına aldığı ‘Vatanın bir bütün olduğu, parçalanamayacağı, manda ve himayenin kabul edilemeyeceği’ gibi hayati kararlar tam bağımsız Türkiye’nin yolunu açmıştır. Kongrede ortaya konulan milli birlik ve beraberlik ruhu Kurtuluş Savaşı’nı büyük bir zaferle taçlandırmıştır. Bu zafer, milletin tek vücut olarak, vatanına, bayrağına, geçmişine ve geleceğine sahip çıkmasıyla kazanılmıştır.” ifadelerine yer verdi. “Atalarımızın bizlere emaneti olan bu cennet vatana bizler de aynı şuurla sahip çıkmaya devam edeceğiz.” diyen Erdoğan, ‘Yeni Türkiye’ vizyonundaki hedefleri gerçekleştirerek Türkiye’yi dünyanın en gelişmiş, en güçlü ülkeleri arasına sokmak için var güçleriyle çalışmayı sürdüreceklerini kaydetti.

‘YOLUMUZA KARARLILIKLA DEVAM EDECEĞİZ’

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajı şu şekilde devam etti: “Kişi hak ve özgürlüklerini en ileri standartlara ulaştıran, tüm ayrımcılık ve dışlamaları reddeden, milli birlik ve beraberliğini daha da pekiştiren, vatandaşlarının refah düzeyini artıran, herkesin vatanında kendini hür hissettiği, devletin içinde farklı yapılanmalara asla müsamaha göstermeyen, geleceğe güvenle bakan güçlü bir ülkeye ulaşmak için yolumuza kararlılıkla devam edeceğiz. Bu bizim geçmişimize olduğu kadar, geleceğimize karşı da en büyük sorumluluğumuzdur.

Sivas Kongresi’nin yıl dönümünde, başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere, tüm kahramanlarımızı saygı ve şükranla anıyor, bu Kongre’ye ev sahipliği yapan Sivaslıları ve tüm vatandaşlarımı en kalbi duygularla selamlıyorum.

]]>
/cumhurbaskani-erdogandan-sivas-kongresi-mesaji.html/feed 0
Sivas’ta ‘Recep Tayyip Erdoğan’ Coşkusu /sivasta-recep-tayyip-erdogan-coskusu.html /sivasta-recep-tayyip-erdogan-coskusu.html#respond Mon, 11 Aug 2014 14:24:43 +0000 /?p=9424 Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından Sivaslılar 12’inci Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim zaferini kutlamak için cadde ve sokaklara akın etti.

Recep Tayyip Erdoğan’ın resmi olmayan sonuçlara göre 12’inciCumhurbaşkanı olmasını kutlamak isteyen Sivaslılar cadde ve sokaklara akın etti. Ellerine Türk bayrakları ve Ak Parti bayrakları alan vatandaşlar caddelerde araç konvoyu yaparak uzun kuyruklar oluşturdu.

Genci, yaşlısı sokaklara dökülen vatandaşlar Ak Parti müziklerinin eşliğinde saatlerce kutlama yaptı. Bazı vatandaşlar araçların camlarından sarkarak Erdoğan’ın zaferini doyasıya kutladı.

]]>
/sivasta-recep-tayyip-erdogan-coskusu.html/feed 0
YSK, Erdoğan’ın reklam filmini yasakladı /ysk-erdoganin-reklam-filmini-yasakladi.html /ysk-erdoganin-reklam-filmini-yasakladi.html#comments Tue, 05 Aug 2014 14:49:04 +0000 /?p=9405 Yüksek Seçim Kurulu, Cumhurbaşkanı Adayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘a Cumhurbaşkanlığı seçimi için hazırlanan reklam filminde dini ibareler kullanılmasını ihlal saydı. Kurul, reklam filminde “Ezan sesi, seccade ve dua eden kadın görüntüsü” kullanılarak dini duyguların istismar edildiği gerekçesiyle yasakladı. Oy çokluğuyla alınan karar RTÜK’e bildirecek.

Yüksek Seçim Kurulu, bugün yaptığı toplantıda MHP’nin itirazı üzerine Başbakan ve Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan’a Cumhurbaşkanlığı seçimi

için hazırlanan reklam filmini değerlendirdi. MHP’nin itiraz dilekçesinde söz konusu reklam filminde dini değer ve sembollerin kullanıldığı hatırlatıldı. YSK, ilk dün yayınlanmaya başlayan reklam filmine gelen şikayetleri değerlendirdi. Filmde yer alan ezan sesi, namaz kılan kadın görüntüsü ve seccade kullanılması 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun “Dini ve dince kutsal sayılan şeyleri istismar yasağı” başlıklı 87. Maddesi ve 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkındaki Kanunu’nun “Propaganda yayınlarına ilişkin yasaklar ve propagandada kullanılacak dil” başlıklı 58. Maddesine aykırı olduğuna karar verildi. Oy çokluğuyla aldığı reklam filminin yayının durdurulmasına ilişkin kararı RTÜK’e gönderildi.

 

DİNİ İBARELER KULLANILAMAZ

Reklam filminde Cumhurbaşkanlığı forsu, halkın temsiliyle özdeşleştiriliyor. Forsta bulunan yıldızlar ve güneş Türkiye’nin her bölgesindeki insanlar tarafından taşınarak fors yeniden oluşturuluyor ve Cumhurbaşkanlığı makamının sahibinin artık millet olduğu gösteriliyor. Film son sahnesinde Erdoğan, milletle bir araya gelerek forstaki güneşi teslim alıyor ve güneşi forstaki yerine kendi elleriyle yerleştiriyor.

Reklama yasak getiren düzenlemeler ise şöyle:

“Siyasi Partiler Kanunu’nun 87. Maddesi “Siyasi partiler, Devletin sosyal veya ekonomik veya siyasi veya hukuki temel düzenini, kısmen de olsa dini esas ve inançlara uydurmak amacıyla veya siyasi amaçla veya siyasi menfaat temin ve tesis eylemek maksadıyla dini veya dini hissiyatı veya dince mukaddes tanınan şeyleri alet ederek her ne suretle olursa olsun propaganda yapamaz, istismar edemez veya kötüye kullanamazlar” hükmünü içeriyor. Seçimlerin Temel Hükümleri Ve Seçmen Kütükleri Hakkındaki Kanunu’un 58. Maddesinde ise “Propaganda için kullanılan el ilanları ve diğer her türlü matbuat üzerinde Türk Bayrağı ve dini ibareler bulundurulması yasaktır” ibarelerini içeriyor.”

]]>
/ysk-erdoganin-reklam-filmini-yasakladi.html/feed 1
ŞIRNAK VALİSİ HASAN İPEK’İ KINIYORUZ /sirnak-valisi-hasan-ipeki-kiniyoruz.html /sirnak-valisi-hasan-ipeki-kiniyoruz.html#respond Mon, 02 Jun 2014 07:59:50 +0000 /?p=9155 TÜRKAV(Türkiye Kamu Çalışanları Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı) Sivas Şube Başkanı İbrahim BALLI gündemi değerlendirmek üzere bir açıklama yaparak Şırnak Valisi Hasan İPEK’in “Sayın Başbakana ve Öcalan’a teşekkür ediyorum” sözlerini sert sözlerle eleştirdi.

 

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Başbakanı ile hain terör örgütü elebaşının aynı cümle içinde kullanmanın kabul edilebilir bur durum olmadığını söyleyen Ballı “Vatanımızın bütünlüğüne kasteden ciğerlerimizin yanmasının sebebi, bunca şehitlerimizin gazilerimizin sorumlusu bebek katilinin bu şekilde muhatap alınması ve şükran gösterisinde bulunulması yüreğimizi yakmış, şehitlerimizin kemiklerini sızlatmıştır” dedi.

 

Terör örgütünün ve elebaşının muhatap alınması ve onlarla diyaloga girerek taviz verilmesinin Çözüm değil Çözülme getireceğini, her tavizin yeni tavizler doğurduğunu ve muhakkak doğuracağını ifade eden Ballı “gelinen noktada endişelerimizde haklı olduğumuz ortadadır. Bu sürecin hayır getirmediği ortadadır. Terör örgütü tarihinde hiç olmadığı kadar güçlenmiş sadece kırsalda değil şehir merkezinde her yerde hâkimiyetini kurmuştur. Yolları keserek kepçelerle yolları kazmakta haftalarca araç geçişini engellemekte kimlik kontrolü yapmakta asker, polis, kamu görevlisini ve vatandaşlarımızı dağa kaçırmakta araçları ateşe vermektedir. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti ile dalga geçmektedir. Güvenlik güçlerimizin eli kolu bağlanmış hainler serbest bırakılmıştır” dedi.

 

Şırnak Valisinin sorumlu olduğu Türk Milletinden özür dilemesi gerektiğini ifade eden Ballı açıklamasının sonunda “ Temsil ettiği ilin asayişini vatandaşının can güvenliğini devletin otoritesini sağlamakla görevli olan Şırnak valisi 30 bin insanımızın katili terör örgütünün elebaşı bebek katiline takdirlerini sunarak şehitlerimizin kemiklerini sızlatmış, bizlerinde bir kez daha ciğerlerimizi yakmıştır. Kendisini şiddetle kınıyoruz” dedi. 

]]>
/sirnak-valisi-hasan-ipeki-kiniyoruz.html/feed 0